C Harfi ile Başlayan İngilizce Kelimeler
cabinet
???????
kabin, dolap
c 1/373
C harfi için çözdüğünüz toplam kelime sayısı:
- cabinet / kabin, dolap
- cable / kablo
- cafeteria / kafeterya, yemekhane
- cake / kek
- calculate / hesaplamak
- calculation / hesap
- calculator / hesap makinesi
- calendar / takvim
- call / telefonla aramak, çağırmak
- call-back / tekrar aramak, dönmek
- calm / sakinlik, sakinleşmek
- camp / kamp
- campaign / kampanya
- campus / yerleşke
- can / yapabilmek
- cancel / iptal etmek
- cancer / kanser
- candidate / aday, talip
- candle / mum, kandil
- candy / şeker
- cap / kapak, başlık
- capable / yetenekli
- capacity / kapasite
- capital / başkent, sermaye
- captain / kaptan
- capture / esir almak, ele geçirmek
- car / araba
- card / kart, fişlemek
- care / önemsemek, dikkat, bakım,ilgilenmek
- career / kariyer
- careful / dikkatli
- carnival / karnaval
- carpenter / marangoz
- carpet / halı
- carrot / havuç
- carry / taşımak
- carry-off / ödül kazanmak, ölüme neden olmak
- carry-on / ilişkisi olmak, devam etmek
- cartoon / çizgi film, karikatür
- case / dava, vaka, kasa
- cash / nakit
- cash-flow / nakit akışı
- cast / dökmek, döküm
- casual / sıradan, gündelik
- cat / kedi
- catch / yakalamak
- category / kategori
- cattle / sığır, öküz
- cause / sebep olmak
- cautious / dikkatli, temkinli
- cease / sonlandırmak
- ceiling / tavan
- celebrate / kutlamak
- cell / hücre
- cell-phone / cep telefonu
- cemetery / mezarlık
- cent / sent, bir doların yüzde biri
- center / merkez
- centimeter / santimetre
- central / merkezi
- century / yüzyıl
- certain / kesin, belirli
- certainly / kesinlikle
- certificate / sertifika
- chain / zincir
- chair / sandalye
- chairman / başkan, reis
- challenge / meydan okuma
- chamber / hazne
- champion / şampiyon
- chance / şans
- change / değişiklik, değiştirmek
- changing-room / giyinme odası
- channel / kanal
- chapter / bölüm
- character / karakter
- characteristic / tipik, özellik
- charity / hayırseverlik, bağış
- charming / çekici, cazibeli
- chart / çizelge
- chase / kovalamak, takip etmek
- chat / sohbet, muhabbet
- cheap / ucuz
- cheat / hile, aldatmak
- check / kontrol etmek
- cheek / yanak
- cheerful / neşeli
- cheese / peynir
- chemical / kimyasal
- chemist / kimyacı
- chemistry / kimya
- cherry / kiraz
- chess / satranç
- chest / sandık, göğüs
- chew / çiğnemek
- chewing-gum / sakız
- chicken / piliç, tavuk
- chief / şef
- chief-executive / baş yönetici
- child / çocuk
- childish / çocukça
- childhood / çocukluk
- chin / çene
- chip / fiş, marka
- chocolate / çikolata
- choice / tercih, seçim
- choose / seçmek
- chop / doğramak
- chorus / koro, nakarat
- church / kilise
- circle / çember, halka
- citizen / vatandaş
- city / şehir
- civil / sivil
- claim / talep etmek, iddia etmek
- clap / alkış
- class / sınıf
- classic / klasik
- classroom / sınıf odası
- clean / temiz, temizlemek
- cleaner / temizlikçi
- clear / temiz, açık, belli
- clear-out / tüymek, tahliye etmek
- clearly / açıkça
- clerk / satıcı, tezgahtar
- clever / zeki
- click / klik, çıtırtı
- client / müşteri
- climate / iklim
- climb / tırmanmak
- clock / saat
- close / kapalı, kapatmak, yakın
- closed / kapalı
- closely / yakından
- closet / klozet, gizli oda
- cloth / kumaş, bez
- clothes / elbise
- clothing / giymek
- cloud / bulut
- club / kulüp
- clue / ipucu
- clumsy / beceriksiz
- cluster / küme, salkım
- coach / koç
- coal / kömür, kor
- coast / kıyı, sahil
- coat / ceket, mont, kaban
- code / kod, yasa, kanun
- coffee / kahve
- coin / madeni para, bozukluk
- cold / soğuk
- collapse / çökmek, yıkılmak
- colleague / meslektaş
- collect / toplamak
- collection / koleksiyon
- collective / müşterek, toplu, beraber yapılan
- college / kolej
- color / renk
- colorful / renkli
- column / kolon, sütun
- comb / tarak, taramak
- combination / kombinasyon
- combine / birleştirmek, kaynaştırmak
- come / gelmek
- come-about / meydana gelmek
- come-away / ayrılmak, yerinden çıkmak
- come-on / ilerlemek, elini çabuk tutmak
- come-over / başına gelmek, uğramak
- comedy / komedi
- comfort / rahatlık, rahat etmek
- comfortable / rahat
- command / emir vermek, komut
- comment / yorum
- commerce / ticaret
- commercial / ticari, reklam
- commission / komisyon, atamak
- commit / işlemek, suç işlemek
- commitment / taahhüt, sadakat
- committee / komite
- commodity / eşya, mal, emtia
- common / yaygın, ortak, sık rastlanan
- commonly / yaygın bir şekilde
- communicate / iletişim kurmak
- communication / iletişim, haberleşme
- community / topluluk
- company / şirket
- compare / karşılaştırmak, kıyaslamak
- comparison / kıyas, karşılaştırma
- compensation / tazminat, telafi
- compete / rekabet etmek, yarışmak
- competition / yarışma
- competitive / rekabetçi
- complain / şikayet etmek
- complaint / şikayet
- complete / tamamlamak, eksiksiz
- completely / tamamen, büsbütün
- complex / karışık
- complicate / güçleştirmek, zorlaştırmak
- complicated / karışık, komplike
- comply / razı olmak, boyun eğmek
- component / bileşen, parça
- compound / yoğunlaştırmak, birleştirmek
- comprehensive / kapsamlı, detaylı
- comprise / kapsamak, içermek
- computer / bilgisayar
- conceive / kurmak, tasarlamak
- concentrate / konsantre olmak, odaklanmak
- concentration / yığma, konsantrasyon
- concept / kavram, konsept
- concern / kaygı, endişe
- concerned / endişeli
- concerning / ilişkin
- concert / konser
- conclude / sonuçlandırmak
- conclusion / sonuç
- conclusive / son hali
- concrete / beton, somut
- condition / şartlandırmak, hal, durum, koşul
- conduct / idare etmek, yürütmek
- conference / konferans
- confess / itiraf etmek
- confidence / güven, mahremiyet
- confident / kendinden emin
- confidential / gizli
- confine / sınırlandırmak
- confirm / onaylamak
- conflict / çekişmek, anlaşmazlık
- confront / yüzleştirmek, karşı koymak
- confuse / kafasını karıştırmak
- confused / şaşkın, kafası karışmış
- confusing / kafa karıştırıcı, şaşırtıcı
- confusion / kafa karışıklığı, karmaşa
- congratulate / kutlamak, tebrik etmek
- congress / kongre
- conjunction / bağlaç, tesadüf, birlik
- connect / bağlamak, bağlanmak
- connection / bağlantı
- conscious / bilinç, bilinçli
- consequence / sonuç, netice
- conservative / tutucu, muhafazakar
- consider / dikkate almak, düşünmek
- considerable / kaydadeğer, önemli
- considerably / bir hayli, oldukça
- consideration / değerlendirme
- consist-of / oluşmak
- consistent / tutarlı, istikrarlı
- constant / değişmez, sabit, daimi
- constitute / oluşturmak, teşkil etmek
- constrain / alıkoymak, baskı yapmak
- construct / inşa etmek
- construction / inşaat
- consult / danışmak
- consume / tüketmek
- consumer / tüketici
- contact / temas, irtibat kurmak
- contain / içermek, kapsamak
- container / konteyner, kap
- contemporary / çağdaş, modern
- content / içerik
- contest / yarışma
- context / bağlam
- continent / kıta
- continue / devam etmek
- continuous / devamlı, sürekli
- contract / sözleşme, mukavele
- contraction / kasılma, büzülme, çekilme
- contractor / müteahhit, üstlenici
- contrast / karşıtlık, karşılaştırmak
- contrasting / çelişen
- contribute / katkıda bulunmak
- contribution / katkı
- control / kontrol etmek
- controlled / kontrol edilmiş
- convenient / müsait, elverişli, uygun
- convention / düzen, toplama, gelenek
- conventional / geleneksel
- conversation / konuşma, muhabbet
- convert / dönüştürmek
- convey / yaymak, iletmek, götürmek
- convince / kandırmak, inandırmak
- convinced / ikna edilmiş
- cook / pişirmek, aşçı
- cookie / kurabiye
- cooking / yemek pişirmek
- cool / serinlik, soğutma, soğukkanlılık
- cooperation / iş birliği
- cope / üstesinden gelmek
- copy / kopyalamak
- core / öz, çekirdek, göbek
- corner / köşe
- correct / düzeltmek, doğru
- cost / mal olmak, masraf, maliyet
- costumer / müşteri
- cottage / kulübe
- cotton / pamuk
- couch / kanepe, sedir
- cough / öksürük, öksürmek
- council / konsey, meclis
- count / saymak
- countless / sayısız, çok fazla
- counter / tezgah, sayaç
- country / ülke
- countryside / kırsal
- county / ilçe
- couple / çift
- courage / cesaret
- course / kurs, rota, izlenen yol
- court / mahkeme
- cousin / kuzen
- cover / kapak, kılıf, örtmek, kaplamak
- covered / örtülü
- covering / kaplama
- cow / inek
- coward / korkak
- crack / çatlak, çatlamak
- cracked / çatlamış, kırılmış
- craft / zanaat, esnaf, uçak, gemi
- crash / çarpışmak, kırılma
- crayon / ana hatlarıyla anlatmak
- crazy / deli, çılgın
- cream / kaymak, krem, krema
- create / yaratmak, üretmek
- creation / kreasyon, icat
- creative / yaratıcı, oluşturan
- creature / yaratık
- credit / kredi
- credit-card / kredi kartı
- creepy / ürpertici, korkunç
- crew / mürettebat, tayfa
- crime / suç
- criminal / kriminal, adli
- crisis / kriz, bunalım
- crisp / gevrek, çıtır çıtır
- criterion / kriter
- critic / eleştirmen
- critical / kritik
- criticism / eleştiri
- criticize / eleştirmek, tenkit etmek
- crocodile / timsah
- crop / mahsul, ekin
- cross / çapraz, çarpı işareti, karşıya geçmek
- crowd / kalabalık
- crowded / kalabalık yer
- crown / taç
- crucial / çok önemli
- cruel / zalim, acımasız
- crush / ezmek
- cry / ağlamak
- cucumber / salatalık
- cultural / kültürel
- culture / kültür
- cup / kupa, fincan
- cupboard / dolap
- cure / iyileştirmek, tedavi
- curious / meraklı
- curl / kıvarma, bükme
- curl-up / kıvırmak, bükmek
- curly / kıvırcık
- currency / döviz, para birimi
- current / akım, akıntı, şimdiki, güncel
- currently / şu anda, mevcut durumda
- curtain / perde
- curve / bükülmek, kavis, eğri
- curved / eğimli, mean
- custom / gelenek görenek, adet
- customer / müşteri
- customs / gümrük
- cut / kesmek, kesik, pay
- cut-down / masraf kısmak
- cute / şirin, sevimli
- cycle / bisiklet, teker
- cycling / bisiklete binmek, bisikletçilik
D harfi için tıklayın